Sizlerle bu gün kader mahkumları üzerine düşüncelerimi geleneksel Çarşamba maçıyla ilişkilendirip, birazda mizah katarak sizlerle paylaşmak istiyorum. Şimdiden her ne kadar sürçü lisan edersem affola!
Her şeyin bir kader ile yaratılmasını bir nimet olarak görebilir, bunu bir konfor ve rahatlama olarak algılayabilirsiniz. Böylecede güven ve iç huzuru yakalamış olduğunuzu düşünebilirsiniz. Kaderede inanmışsanız olacakların endişesine kapılmazsınız ve "benim için bu hayırlıymış" veya "hayırlısı olsun" diyebilirsiniz. Ve kaderinizi yaşamaya mahkum olursunuz.
Birde kendi kaderimi yazabilirim diyenler vardır! Çalışır, çabalar, emek sarfeder, isyan eder ve ellerinden gelenleri yaparlar. Aslında bunlarda kaderlerini yaşarlar. Aradaki fark kabul etmek veya kabullenmemektir.
Nereden çıktı bu kader dediğinizi duyar gibiyim. Geleneksel Çarşamba maçlarının bir tanesi daha oynanadı ve acaba kader ile nasıl bir ilişkisi olabilirdi. Malumunuz insan düşünen sosyal bir varlık olup, onu diğer canlılardan ayıran en büyük fark ise düşünmesidir ve bu doğrudurda. Ey karıncalar takımı oyuncuları, siz kendinizi gerçekten karınca olarakmı görmeye başladınız. Eğer gerçekten kendinizi karınca olarak görmeye başladıysanız hem çok üzülürüm hemde takımınıza, sizin düşünen sosyal varlıklar olduğunuzu hatırlatacak yeni bir isim bulma konusunda bir anket başlatabilirim.
Neler söylediğimizi özetlersek; kader, kader mahkumlar, kendi kaderini kendi yazanlar ve düşünen sosyal varlıklar. Bunlar üzerine birazda sizlerin düşünmesini sağlarsam ne mutla bana.
Sanırım bir türlü dün akşamki maça gelemedik. Dün akşam görüldüki Karıncalar kendi kaderlerini yazmak için mücadelede yetersiz kalmışlar. Oyunun başlarında birazcık mücadele olsada; kondüsyon, teknik, taktik ve paylaşım becerilerini sahaya yansıtan Tamandualar karşısında kader mahkumu olmaktan kurtulamadılar.
Ey karıncalar takımının düşünen sosyal varlıkları, kendi kaderinizi yazmak sizin elinizde. Bunu başarabilirsiniz, buna inanıyoruz ve sizi kader mahkumu olarak görmek istemiyoruz.
Maçın teknik analizi üzerine yazılacak çok fazla bir şey yok. Ancak, rahatsızlıklarına rağmen bizi yalnız bırakmayan Cengiz ve Alirıza'ya ayrıca teşekkür ediyorum. Bununla beraber, misafir oyuncumuz Fatih'in sağlam mücadeleci oyunu rakiplerini yıldırmış ve takımına büyük katkı yapmıştır. Bir teşekkürde kendisine. Takım kadrolarını yıldızlamak yerine bir kaç güzel olayı sizlerinde takdirine sunmak istiyorum.
Her şeyin bir kader ile yaratılmasını bir nimet olarak görebilir, bunu bir konfor ve rahatlama olarak algılayabilirsiniz. Böylecede güven ve iç huzuru yakalamış olduğunuzu düşünebilirsiniz. Kaderede inanmışsanız olacakların endişesine kapılmazsınız ve "benim için bu hayırlıymış" veya "hayırlısı olsun" diyebilirsiniz. Ve kaderinizi yaşamaya mahkum olursunuz.
Birde kendi kaderimi yazabilirim diyenler vardır! Çalışır, çabalar, emek sarfeder, isyan eder ve ellerinden gelenleri yaparlar. Aslında bunlarda kaderlerini yaşarlar. Aradaki fark kabul etmek veya kabullenmemektir.
Nereden çıktı bu kader dediğinizi duyar gibiyim. Geleneksel Çarşamba maçlarının bir tanesi daha oynanadı ve acaba kader ile nasıl bir ilişkisi olabilirdi. Malumunuz insan düşünen sosyal bir varlık olup, onu diğer canlılardan ayıran en büyük fark ise düşünmesidir ve bu doğrudurda. Ey karıncalar takımı oyuncuları, siz kendinizi gerçekten karınca olarakmı görmeye başladınız. Eğer gerçekten kendinizi karınca olarak görmeye başladıysanız hem çok üzülürüm hemde takımınıza, sizin düşünen sosyal varlıklar olduğunuzu hatırlatacak yeni bir isim bulma konusunda bir anket başlatabilirim.
Neler söylediğimizi özetlersek; kader, kader mahkumlar, kendi kaderini kendi yazanlar ve düşünen sosyal varlıklar. Bunlar üzerine birazda sizlerin düşünmesini sağlarsam ne mutla bana.
Sanırım bir türlü dün akşamki maça gelemedik. Dün akşam görüldüki Karıncalar kendi kaderlerini yazmak için mücadelede yetersiz kalmışlar. Oyunun başlarında birazcık mücadele olsada; kondüsyon, teknik, taktik ve paylaşım becerilerini sahaya yansıtan Tamandualar karşısında kader mahkumu olmaktan kurtulamadılar.
Ey karıncalar takımının düşünen sosyal varlıkları, kendi kaderinizi yazmak sizin elinizde. Bunu başarabilirsiniz, buna inanıyoruz ve sizi kader mahkumu olarak görmek istemiyoruz.
Maçın teknik analizi üzerine yazılacak çok fazla bir şey yok. Ancak, rahatsızlıklarına rağmen bizi yalnız bırakmayan Cengiz ve Alirıza'ya ayrıca teşekkür ediyorum. Bununla beraber, misafir oyuncumuz Fatih'in sağlam mücadeleci oyunu rakiplerini yıldırmış ve takımına büyük katkı yapmıştır. Bir teşekkürde kendisine. Takım kadrolarını yıldızlamak yerine bir kaç güzel olayı sizlerinde takdirine sunmak istiyorum.
GECENİN
Yıldızı:Özcan, Hastası:Cengiz, En Koşanı:Deniz, Kasabı: İbrahim Işık
Hayal Kırıklığı:Metin, İsyankarı:Murat, Umut ışığı:Serdar, Hovardası:Ongan Sürprizi:İhsan, Golü:Özcan
Fantazi Kurtarışı:Alirıza, Kazananları:Tamandualar ve Akyürek
Hayal Kırıklığı:Metin, İsyankarı:Murat, Umut ışığı:Serdar, Hovardası:Ongan Sürprizi:İhsan, Golü:Özcan
Fantazi Kurtarışı:Alirıza, Kazananları:Tamandualar ve Akyürek
Lütfen sosyal bir varlık olmanın gereği olan düşünmeyi ve bilginiz ile sevginizi paylaşmayı unutmayın.
Sevgilerimle
Özcan DÖNMEZ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder